Sağlıklı beslenme, sağlıklı ve uzun bir yaşam sürdürme
üzerinde önemli rol oynar.
Bununla birlikte, bazı insanlar için, sağlıklı beslenmeye
odaklanmak takıntılı hale gelebilir ve ortoreksiya nevroza olarak bilinen bir
yeme bozukluğuna dönüşebilir.
Diğer yeme bozuklukları gibi ortoreksinin de ciddi sonuçları
olabilir.
Bu yazımızda ortoreksiya nevroza nedir, nedenleri, teşhisi,
olumsuz etkileri ve tedavisi hakkında merak ettiğiniz her şey açıklanmaktadır.
Ortoreksiya ya da Sağlıklı Beslenme Takıntısı nedir?
Ortoreksiya veya ortoreksiya nervosa, sağlıklı beslenme
konusunu saplantılı bir hale dönüşmesi sonucunda oluşan bir yeme bozukluğudur.
Diğer yeme bozukluklarının aksine, ortoreksi çoğunlukla
miktar üzerinde değil gıda kalitesi etrafında döner. Anoreksiya veya bulimiden
farklı olarak, ortoreksi olan insanlar nadiren kilo vermeye odaklanırlar.
Bunun yerine, sağlıklı ve optimal beslenmenin faydalarını
abartılı bir şekilde önemseyerek bunu takıntı haline getirmişlerdir.
Ortoreksi tanımı ilk olarak 1997 yılında tanımlanmıştır.
Terim, ‘doğru’ anlamına gelen Yunanca ‘ortos’ kelimesinden türetilmiştir.
Ortoreksiye ne sebep olur?
Sağlığınızı iyileştirmeyi amaçlayan bir beslenme düzenine uyabilirsiniz
fakat bu sağlıklı beslenmeye odaklanma daha aşırı olabilir.
Zamanla, iyi niyetlerle başladığınız sağlıklı beslenme
alışkanlığı yavaşça tam gelişmiş ortoksiye dönüşebilir.
Ortoreksiya nevrozanın kesin nedenleri üzerine yapılan
araştırmalar çok az olmakla birlikte, obsesif kompulsif eğilimler ve eski veya
mevcut yeme bozuklukları bilinen risk faktörleri arasındadır.
Diğer risk faktörleri arasında mükemmeliyetçilik eğilimleri,
yüksek kaygı veya kontrol ihtiyacı bulunmaktadır.
Bazı çalışmalar, kariyerleri için sağlığa odaklanan
bireylerde ortoreksiya nevroza görülmesi riskinin daha yüksek olabileceğini
bildirmektedir.
Sık karşılaşılan meslekler arasında sağlık çalışanları,
opera sanatçıları, bale dansçıları, senfoni orkestrası müzisyenleri ve
sporcular bulunmaktadır.
Ortoreksi nasıl teşhis edilir?
Ortoreksiya nevroza tanısının kesin kriterleri yoktur ve
resmen bir hastalık olarak tanımlanmamıştır. Genellikle obsesif kompulsif
bozukluğu olan kişilerde görülmektedir. Aşağıda önermeler ortoreksiya nevroza belirtileri
olarak kabul edilmektedir.
- Besin etiketlerinin ve içerik listelerinin takıntılı şşekilde kontrolü
- Yiyeceğin yada içeceğin bileşenlerin sağlıklı olduğuyla ilgili endişe
- Artan sayıda gıda grubunun kesilmesi (tüm şeker, tüm karbonhidratlar, tüm süt ürünleri, tüm etler, tüm hayvansal ürünler)
- 'Sağlıklı' veya 'temiz' kabul edilen dar bir yiyecek grubundan başka bir şey yiyememe
- Başkalarının yediklerinin sağlıklı olup olmadığı konusunda olağandışı ilgi
- Yaklaşan bir etkinlik için hangi yiyeceklerin sunulabileceğini düşünerek günün birçok saatini geçirme
- 'Güvenli' veya 'sağlıklı' gıdalar mevcut olmadığında yüksek düzeyde stres yaşama
- Twitter ve Instagram'daki gıda ve 'sağlıklı yaşam tarzı' bloglarının takıntılı takibi
- Kilo ve görüntüye dair endişeleri mevcut olabilir veya olmayabilir
Ortoreksinin sağlık üzerine olumsuz etkileri
Sağlıklı beslenme takıntısına bağlı olumsuz sağlık etkileri
genellikle aşağıdaki üç kategoriden birine girer:
Fiziksel etkiler
Ortoreksi ile ilgili çalışmalar sınırlı olmasına rağmen, bu
durumun diğer yeme bozuklukları ile aynı tıbbi komplikasyonların çoğuna yol
açması muhtemeldir.
Örneğin, kısıtlayıcı yemenin neden olduğu temel besin
maddelerinin eksikliği, yetersiz beslenme, anemi veya anormal derecede yavaş
bir kalp atış hızı ile sonuçlanabilir.
Şiddetli yetersiz beslenme, sindirim problemlerine,
elektrolit ve hormonal dengesizliklere, metabolik asidoz ve bozulmuş kemik
sağlığına yol açabilir.
Bu fiziksel komplikasyonlar hayatı tehdit edici olabilir ve
hafife alınmamalıdır.
Psikolojik etkiler
Ortoreksisi olan bireyler, gıda ile ilgili alışkanlıkları
bozulduğunda yoğun hayal kırıklığı yaşayabilirler.
Dahası, kendi empoze ettiği diyet kurallarını çiğnemek
suçluluk, kendinden nefret etme ya da açlık yoluyla “arındırma” ya karşı bir
zorlama hissine neden olabilir.
Ayrıca, belirli yiyeceklerin yeterince “temiz” veya “saf”
olup olmadığının incelenmesi için büyük miktarda zaman harcanmaktadır. Bu,
sebzelerin pestisitlere, hormon takviyeli süt ürünlerine ve yapay tatlara veya
koruyuculara maruz kalmasıyla ilgili endişeleri içerebilir.
Yiyecekleri araştırmak, kataloglamak, tartmak ve ölçmek ya
da gelecekteki yemekleri planlamak için fazladan zaman harcanabilir.
Son araştırmalar, gıda ve sağlıkla ilgili devam eden bu
meşguliyetin daha zayıf bir hafıza ile bağlantılı olduğunu bildirmektedir.
Ayrıca, ortoreksiya ile yaşayan bireylerin esnek problem
çözme becerileri gerektiren görevlerde iyi performans göstermeleri daha düşük
olasılıktır.
Sosyal etkiler
Sağlıklı beslenme takıntısı olan bireyler gıda söz konusu olduğunda
kontrolden vazgeçmeyi sevmez.
Ayrıca genellikle hangi yiyeceklerle öğünün oluşturulacağı veya
gün boyunca belirli anlarda yenilebileceğini belirleyen kendilerine empoze
ettikleri katı kurallara uyarlar.
Bu tür katı yeme alışkanlıkları, yeme ve içmeyi içeren sosyal
aktivitelere katılmayı zorlaştırabilir.
Ayrıca, gıdalar ile ilgili müdahaleci düşünceler ve gıda
alışkanlıklarının daha üstün olduğunu hissetme eğilimi sosyal etkileşimleri
daha da karmaşıklaştırabilir.
Bu, ortoreksi teşhisi konan insanlar arasında yaygın gibi
görünen sosyal izolasyona yol açabilir.
Ortoreksinin üstesinden nasıl gelinir?
Ortoreksinin sonuçları diğer yeme bozukluklarından olduğu
kadar şiddetli olabilir. Tedavi edilmezse, bir kişinin sağlığına geri dönüşü olmayan
hasara yol açabilir.
Ortoreksinin üstesinden gelmenin ilk adımı varlığını
tanımlamaktır.
Bu zor olabilir, çünkü bu bozukluğu olan bireylerin
sağlıkları, refahları veya sosyal işlevleri üzerindeki olumsuz etkilerinden
herhangi birini tanıma olasılığı daha düşüktür.
Birey bu olumsuz etkileri tanıyabildiğinde, doktor, psikolog
ve diyetisyenden oluşan profesyonel ve multidisipliner bir ekipten yardım
almaları önerilir.
Son olarak, bilimsel olarak geçerli beslenme bilgileri ile
ilgili eğitimler, sağlıklı beslenme takıntısı olan insanların beslenmeye ilişkin yanlış
inançlarını anlamalarına, sınırlamalarına ve nihayetinde ortadan kaldırmalarına
yardımcı olabilir.
