Kafeinin zararları nelerdir?
Çay ve kahve gerek ülkemizde gerekse diğer ülkelerde en sevilen sıcak içeceklerdir. Bu içeceklere olan düşkünlük onların lezzetli olmalarından çok kafein içermelerindendir. Bağımlılık yapan kafeinli içecekler konsantrasyonu arttırmak ve zindelik vermek gibi olumlu etkilerinin yanı sıra pek çok zarara da neden olmaktadır. Çay ve kahvenin yanı sıra gazlı içecekler, enerji ve sporcu içeceklerinde de bulunan kafeinin zararlarına ilişkin bugüne kadar uykusuzluk, sinirlilik vs. yaptığını duymuş olabilirsiniz. Ama yüksek miktarda kafein tüketiminin sağlık üzerindeki etkilerini ortaya koyan bilimsel verilere göre kafein bunlardan çok daha fazla bir şekilde vücuda zarar vermektedir.
Kafeinin zararları
Erken ölüme neden olabilir
Günde 4 fincan fazla kahve içmek erken ölümle ilişkili
gösterilmiştir. Araştırmaya
göre günde 4 fincan veya haftada 28 fincandan fazla kahve
içenlerin tüm hastalıklara bağlı ölüm riskleri daha az kahve içenlere kıyasla %21
artmaktadır. Araştırmacılar fazla kahve içenlerin aynı zamanda daha çok sigara
kullandıkları ve daha az fiziksel aktivitede bulunduklarını da belirtmektedir.
Vitamin ve mineraller
Kafein diüretik etkili bir maddedir. Yani vücuttan su atımına
neden olur. Kafeinin diüretik etkisi vücutta potasyum, magnezyum, kalsiyum ve
çinko gibi minerallerle C ve B grubu
vitaminlerin kaybına neden olur. Özellikle yemek saatlerinde içilen kafeinli
içecekler kalsiyum ve demir emilimini
olumsuz etkiler. Özellikle kadınlar için
önemli olan bu minerallerin eksikliğinde kemik erimesi ve kansızlık riski
ortaya çıkar. Çocuklukta ve ergenlikte içilen fazla miktardaki kafeinli
içecekler büyüme ve gelişmeye negatif yönde etki eder.
Sindirim sistemi
Var olana ülser ve mide ekşimesini kötüleştirir. Midede
asit salgısını fazlalaştırarak ülser riskini arttırır. Sindirim sistemindeki
kasları gevşeterek ishale neden olur. Kafeinin bu laksatif etkisi kafein bağımlılığına
da neden olabilir.
Kalp hastalıkları
Kafein kan basıncını yükseltir ve hipertansiyona neden
olabilir. Yüksek tansiyon kalp hastalıkları açısından bir risk faktörüdür. Ayrıca
kanda kolesterol ve trigliseridin yükselmesine neden olur. Kafein tüketimi kalp ritim bozukluklarına neden olarak kalp atım hızında artış, çarpıntı ve
tedirginlik gibi belirtilere neden olur ve kalp sağlığını olumsuz etkiler.
Santral sinir sistemi
Kafein tüketimi merkezi santral sinir sistemini uyarcı bir
etki yaratır. Bu durumda aşırı gerginlik, sinirlilik, uykusuzluk, huzursuz
bacaklar, baş ağrısı, baş dönmesi ve sonrasında yorgunluk gibi belirtiler
ortaya çıkar. Ayrıca kaygı ve panik atak gibi psikolojik belirtiler de ortaya
çıkabilir. Çocuklarda fazla kafein tüketimi hiperaktivite ve idrar kaçırma gibi
sorunlar yaratabilir.
Hamilelik
Hamilelikte fazla kafein tüketimi düşüklere neden
olabilmektedir. Ayrıca düşük doğum ağırlığına, bebeğin kalp atımının
hızlanmasına ve beyin gelişiminin olumsuz etkilemesine neden olabilir. Kafein
anne sütüne de geçerek bebeğin sinirli, gergin olmasına neden olur.
Kanser
Bazı çalışmalara göre mesane, mide, yumurtalık, pankreas ve
prostat kanserleri ile fazla kafein - kahve
tüketimi arasında ilişki olduğu düşünülmektedir.
Böbrek taşı
Kafein tüketimi böbrek taşları ile de ilişkilidir. Bunun
kafeinin diüretik etkisi sebebiyle olduğu düşünülmektedir.
Günlük kafein alımının 300mg ile sınırlandırılması önerilmektedir.
2 fincan kahveye ek olarak içeceğiniz 2 fincan çay ile bu sınıra ulaşmış
olursunuz. Ayrıca enerji içecekleri, kola,
kakaolu besinler ve içecekler, soğuk çaylar ve çikolatada da kafein bulunduğunu
düşünerek günlük kafein alımınıza dikkat etmeniz olası zararlı etkilerinden
korunmanız için doğru olacaktır.